11 Aralık 2009 Cuma

TOMRİS HANIMA MEKTUPLAR - 16

ÖZÜR DİLERİZ BARBAROS HAYRETTİN PAŞA

Sevgili Tomris Hanım,
Sizinle bugün daha farklı bir konuyu paylaşmayı düşünüyordum. Dün hastanemizde meydana gelen bir gelişme ve konunun daha güncel olması nedeniyle diğer konuyu bir başka mektubuma bırakıyorum.
Dün öğle arası çayımızı yudumlarken Liman Başkanlığından hastanemize gelen bir yazı ile hastanemiz çalışanlarından isteklilere yapılacak bir sınav ile Amatör Denizci Belgesi verileceğini öğrendik. Önce şaşırdık, çünkü daha önce bu belgeyi almak için başvuran arkadaşlarımızdan edindiğimiz bilgi, bu iş deveye hendek atlatmak kadar zordu. Ancak işin aslını öğrendiğimizde doğru olabileceğini düşündük. AB ye girebilmemiz için nüfusumuzun belli bir yüzdesinin bu belgeye sahip olması gerekiyormuş. Yıllarca uluslararası kuralları tanımayarak amatörleri canından bezdirecek yasaklar koyan bürokrasi AB ye girebilmek uğruna niteliksel olmasa bile nicelik olarak sayıyı arttıracaktı.
Yıldırımlar yaratan bir ırkın ve Barbaros ‘un çocukları olarak Ulu Önder ATATÜRK’ÜN
bizden beklediği ‘ Denizciliği Türk’ün büyük milli ülküsü olarak benimsemeli ve az zamanda başarmalıyız.’ Ülküsünü ne yazık ki 80 yıldır yerine getiremedik.
Üç yanı denizlerle çevrili bir coğrafyada yaşamamıza, uğrunda 250.000 şehit verdiğimiz boğazlara sahip olmamıza rağmen, bugün dönüp baktığımızda ne deniz ticaretinde ne deniz turizminde ne yatçılıkta ne de balıkçılıkta esamemiz okunmamaktadır.
1950 li ve daha sonraki yıllarda ülkeye yön veren siyasetçilerin ve bürokratların yanlış tercihleri sonucu dünyanın en güzel denizlerine ve en uzun kıyılarına sahip ülkesi dışa bağımlı otobüs/kamyon cehennemine dönmüş, yolcu gemileri, deniz ticaret filoları, yelkenciliği ve balıkçılığı heba edilmiştir.
Yabancıların Türk sularında özgürce dolaşmasına izin veren yasanın kaldırıldığı 01 Temmuz 1926 tarihinden 80 yıl sonra yeniden kapitülasyonlar tartışılmakta…
Bu ülkenin insanlarını ‘Denizcilik zengin işi, size göre değil ‘ diye kandıran, denize küstüren, koydukları ağır şartlarla deniz sporlarını ve amatör denizciliği yapılamaz hale getiren, bir amatör teknenin denize çıkabilmesi için 22 bin YTL lik teçhizat, 500 YTL lik balıkçı teknesine 3 bin YTL lik can salı bulundurulmasını isteyen, marina/ barınak/ iskele yapmak isteyen girişimciyi yıllarca süründüren, deniz nakliyatını adım adım yok edip, kara nakliyesi yoluyla her yıl milyarlarca dolar döviz ve binlerce can kaybına neden olan zihniyetle 1 Temmuzda Denizcilik ve Kabotaj Bayramını kutlayamayız.
Bugün yapabileceğimiz Atatürk’ten Piri Reis’e, Turgut Reis’ten Cezayirli Hasan Paşa’ya, Uluç Reis’ten Dumlupınar, Ertuğrul ve Kocatepe şehitlerine kadar denize ve denizciliğe gönül vermiş ve ömrünü bu ülkenin denizleri uğruna tüketmiş tüm geçmişimizden özür dilemek ve bu ülkenin aydınları olarak denizlerimize sahip çıkmaktır.
Sevgili Tomris Hanım, *Ya yaşadığımız coğrafyaya ayak uydurup denizci bir ulus olacağız ya da kızgın çöllerde çoban !
* Deniz tarihçisi Gv. Yzb. Ali Haydar ALPAGUT’un ‘ Donanma İstemezük’ başlıklı yazısından.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder