11 Aralık 2009 Cuma

TOMRİS HANIMA MEKTUPLAR - 22

KÖTÜ RUH

Sevgili Tomris Hanım,

Aslında onlara daha önce de rastladım. Mecburi hizmetimi yaptığım Kars’ın Susuz ilçesinde de, bu ilçenin köyü Uzunzaim’de de, askerliğimi yaptığım birlikte de, çalıştığım başka birimlerde de. Ama itiraf edeyim ki bu kadar dirençli ve saldırgan değillerdi.

Onlar, olumsuz şartlarda yoktan var etmek için çabalayan insanlara hep şüphe ile baktılar. Bu insanlara destek veren ve elini taşın altına koyan diğer insanları da yalakalıkla suçladılar.

Onlar mesleki ve insan ilişkilerindeki başarısızlıkları nedeniyle, bu ülke için hiçbir katma değer üretemediler. Katma değer üreten, başka insanlara iş ve ekmek olanağı sağlayan, kazancıyla vergisini veren insanlara hep hırsız damgası vurdular.

Onlar, aldıkları maaştan kesildiğini iddia ettikleri ama aslında hiçbir zaman ceplerine girmeden devletin sağ cebinden sol cebine koyduğu sanal vergilerle övündüler. Bu ülkede üretim yapmak için yatırım yapan, gelir vergisini, KDV sini, yanında çalıştırdığı işçinin stopajını ödeyerek devlet bütçesine gerçek anlamda katkıda bulunan girişimcileri vergi kaçakçısı, potansiyel hırsız gözüyle gördüler.

Sanki ülkede işsizlik oranını bilmiyormuş gibi çalışmayıp, üç kuruş aile yardımı alan ev hanımı eşleri ‘ Yan gelip yatmakla ‘ suçladılar.

Onlar daha ileri gidip sosyal devlet olmanın gereği evlenmemiş ve iş bulamamış kızlarımızın 25 yaşına kadar ebeveynlerinin sosyal güvenlik şemsiyesinden yararlanabilmelerini bile çok gördüler.

Onlar gericilikle mücadele için dinde reform ve aydınlanma yerine, Atatürkçülük ve Kemalizm arkasına saklanarak baskıcı rejimlerdeki gibi tek tip insan modeli yaratma yolunu seçtiler. Entelektüel ve aydın insanları sakalları 657 sayılı kanuna uymuyor diye idari otoriteye şikâyet ettiler.

Çevremize baktığımızda onları tanımak çok kolay. Hemen hemen hepsi kara kuru, kavruk, asık yüzlü insanlar. Onlara göre kavruk olmalarının nedeni Osmanlı’nın yılarca süren savaşlarda Anadolu insanını kullanmaları, babayiğit ve yakışıklıların savaşlarda yitip gitmeleri, geride de kel, kör ve topal bir neslin kalması. Oysaki bunun nedeni kalplerindeki ve beyinlerindeki kötü ruhun bedenlerinde tezahürü.

Çevrelerine hep ‘ Bizi niye kimse sevmiyor’ diye soruyorlar. Ama sadece soruyorlar! Cevabını bulmak için kibirlerinden dönüp aynaya bile bakmıyorlar. Biliyorlar ki aynaya baktıklarında oradaki suretleri ile de kavga edecekler.

Sevgili Tomris Hanım, tek tesellimiz sayılarının ve nesillerinin hızla azalması.
SEVGİYLE HOŞÇAKAL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder